TANZİMAT DÖNEMİNDE

GELENEKSEL EĞİTİM YAPISI

 

Makale - Sempozyum - Araştırma - Panel                                              Yard. Doç. Dr. Etem Levent

 
 

Örgün Eğitim

Bu dönemde geleneksel eğitim veren başlıca okullar ve kurumlar şunlardı :

1. Mekteb-i Sıbyan

Mekteb-i Sıbyanlar, 5/6-11/12 yaşları arasındaki kız ve erkek çocukların birlikte öğrenim gördükleri temel okullardır. Öğrenim, yıllık sınıf sistemine göre değil, başarı seviyesine göre yapulırdı. Eğitimde disiplin temel bir ilke teşkil ederdi (Akkutay,1984:16).

1869 Nizamnamesi’nde bu okulların öğretim süresinin 4 yıl olduğu, hafızalığa çalışmak isteyen öğrencilerin, bir süre daha okulda kalabilecekleri   (MUN, mad. 6) ve kızların 6-10, erkeklerin 7-11 yaşları arasında mektebe devamlarının zorunlu olduğu (MUN, mad. 9) belirtilmiştir (Özalp ve Ataünal,1977:549).

Sıbyan okullarında, çocuklar parasız okudukları gibi, parasız yer ve içerler, üstelik hem de elbise alırlardı (Koçer,1987:8). Bu okulların inşaat, tamir ve öğretmen masrafları, ilgili toplum tarafından karşılanmaktaydı (Özalp ve Ataünal,1977:549).

1869 tarihli Maârif-i Umûmiye Nizamnamesi’nde “Sıbyan Mektebi” terimi kullanılıyorsa da, bunların Maârif Nezaretine bağlı olanlarına “İptidâi Mektep”, “Mekteb-i İptidâi”, “Usûl-i Cedide Mektebi”, bazan da halk arasında “Taş Mektep” denmektedir. Böylece ilgili Nizammname’ye göre Maârif Nezaretinde bağlı olan sıbyan okulları “Umumî”, Evkâf-ı Humâyun Nezaretine bağlı olanları da “Hususî (özel)” şeklinde ikiye ayrıldı. Ancak bu ayırım, mekteplerin yönetimi bakımındandır, yoksa iki tür mektebin de yapım, onarım giderleri ile öğretmen maaşlarını, mektebin bulunduğu mahalle ya da köy topluluğu karşılamaktadır (Akyüz,1982b:109).

2. Medreseler

Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde medreseler, birer örgün eğitim kurumu olarak, ilk öğretimden yüksek öğretime kadar, değişik kademe ve dallarda eğitim vermekteydiler (MEGSB,1985:1). Bu kurumlar, müderrislerin kadro derecesine göre; İbtidâ-i Hâriç, İbtidâ-i Dâhil, Hareket-i Hâriç, Hareket-i Dâhil, Mûsıla-i Sahn, Sahn-ı Seman, İbtidâ-i Altmışlı, Hareket-i Altmışlı, Mûsıla-i Süleymaniye, Süleymaniye ve Dâru’l-Hadis olmak üzere derecelere (medrese) ayrılmışlardı (Atay,1983:91;Koçer,1987:48).

Osmanlı medreseleri, bir hukuk, ilâhiyat ve edebiyat öğretimi yapan Fatih’in kurduğu Sah-ı Seman, diğeri Dâru’l-Hadis, Daru’t-Tıp ve dört adet genel medrese ile öğretimde bulunan Süleymaniye olmak üzere iki şubeden meydana geliyordu.

Sultan Fatih’in medreseleri düzenlemesi, daha sonraki dönemeler için örnek olmuş ve klasik Osmanlı medreselerinin düzeni olmuştur. Bu düzene göre medreseler (Katip Çelebi’nin derecelendirmesi) (Atay,1983:85):

. 20 Akçeli (Hâşiye-i Tecrid),

. 30 Akçeli (Miftah),

. 40 Akçeli,

. 50 Akçeli (Hâriç),

. 50 Akçeli (Dâhil),

. Sahn,

. Kadı olunan medrese

olmak üzere, yedi kademeye ayrılmaktadır. Bu yedi kademeye ya da yedi tür medreseye, Hüseyin Atay, “Sınıf demek daha uygun olur.” demektedir (Atay,1983:98).

Diğer kaynaklarda da, medrese kademeleri şöyle gösterilmiştir (Atay,1983:87ve 98):

 

Kademeler

 

Bugünkü Karşılıkları

. Hâriç

20 Akçeli

İptidâiye/İlkokul

 

25

. Dâhil

30 Akçeli

Rüşdiye/Ortaokul

 

35 Akçeli

 

40 Akçeli

 

45 Akçeli

. Tetimme

50 Akçeli Hâriç

İdadî/Lise

 

50 Akçeli Dâhil

. Sahn(-ı Seman)

50 Akçeli

Üniversite

 

Taşköprülüzade’nin okuttuğu derslerin sınıf ve medreselere göre dağılımından ise medreselerin sekiz kademeye ayrıldığı anlaşılmaktadır (Atay,1983:100):

Kademeler

Bugünkü  Karşılıkları (Atay,1983:99)

. 20 Akçeli (Hâşiye-i Tecrid)

. 30 Akçeli (Miftah)

Lise

. 40 Akçeli (Hâriç)

. 40 Akçeli (Dâhil)

. 50 Akçeli (Hâriç)

Üniversite

. 50 Akçeli (Dâhil)

. 50 Akçeli (Sahn)

İhtisas

. 60 Akçeli

(Doktora)

Atay, 20, 30 ve 40 Akçeli medreseleri, bugünkü lise; 40 Akçeli, Hâriç ve Dâhil medreselerini üniversite seviyesinde ve Sahn ile üstü öğretimini de doktora derecesinde kabul etmenin daha uygun olacağını söylemekte ve yirmili medreselerin veya tahsilin, bugünkü ilköğretim (ilkokul+ortaokul) derecesinde kabul edilmesinin daha doğru olacağını kaydetmektedir (Atay,1983:100).

Tanzimat döneminde ve öncesinde, İslâm dini, İslâm hukuku, Edebiyat öğretimi yapan genel medreselerin yanında, bazı ihtisas medreseleri vardı: Dâru’l-Hadis, Daru’t-Tıp, Dâru’l-Mesnevî, Dâru’l-Kuzat ve Dâru’l-Kurra gibi (Ergin,1977:140-192).

1853’de kadı nâibi (vekil) yetiştirmek üzere, Meşihat’a bağlı Muallimhâne-i Nüvvâb açıldı. 1884’den sonra okulun adı, Mekteb-i Nüvvâb, 1910’da da Mekteb-i Kuzât oldu. 

Medreselerin Hâriç/İlkokul)+Dâhil/Ortaokul (İlköğretim), Tetimme (Orta Öğretim) ve Sahn(Üniversite) (Atay,1983:87 ve 98) olarak isimlendirilen kademelerinde çeşitli ders programları uygulanıyordu. Bu programlarda eğitim seviyesine  göre değişen  Sarf ve Nahiv (gramer/dilbilgisi) başta olmak üzere, Tefsir, Hadis, Akaid/Kelâm, Fıkıh, Usul-i Fıkıh, Mantık, Belâgat gibi dersler yer alıyordu.

KLÂSİK OSMANLI MEDRESESİNDE ÇERÇEVE PROGRAM

Eğitim Kademeleri / Medreseler

Okunan Dersler

İlgili Bilim Dalı

Kaç Akçeli Olduğu

1. Hâriç

a. Fıkıh (metin ve şerhleri) Şerh-ı Ferâiz

Fıkıh

20-25 Akçeli

 

b. Mutavvel

Belâgat

 

 

c. Şerh-ı Tevâli’; Şerh-ı Matâli’; Hâşiye-i Tecrîd

Akâid/Kelâm

 

2. Dâhil

a. Miftah; Şerh-ı Miftah

Belâgat

30-45 Akçeli

 

b. Telvîh, Tavzîh

Usûl-ı Fıkıh

 

 

c. Hâşiye-i Tecrîd; Şerh-ı Mevâkıf

Kelâm

 

 

d. Sadruşşerî’a

Fıkıh

 

 

e. Mesâbih; Meşârık

Hadis

 

3. Tetimme

a. Şerh-ı Şemsiye

Mantık

50 Akçeli

 

b. Şerh-ı Mevâkıf; İsfahânî

Kelâm

 

c. Hidâye

Fıkıh

 

 

d. Mesâbih, Buhârî

Hadis

 

 

e. Telvîh

Usûl-ı Fıkıh

 

4. Sahn

a. Seçmeli Dersler

 

50 Akçeli

 

b. Şerh-i Adûd

Akâid

 

 

c. Kâdı Beydâvî; Keşsâf

Tefsir

 

 

d. Hidâye

Fıkıh

 

 

e. Buhârî

Hadis

 

 

f. Şerh-ı Mevâkıf

Kelâm

60 Akçeli

 

g. Hidâye; Şerh-ı Ferâiz

Fıkıh

 

 

h. Buhârî

Hadis

 

 

I. Telvîh

Usûl-i Fıkıh

 

Kaynak:  Atay,1977:87 ve 99’dan uyarlanmıştır.

“Süleymaniye Sahnı”nda, Tıb, Tabiiyat, Riyaziye ve Heyet okutulurdu (Ergin,1977:100).   

  Sıbyan mektepleri ile medreselerin finansmanı (inşaat, onarım, öğretmen maaşları vb. giderler), tamamen vakıf kuruluşlarınca (Akkutay,1984:16) ya da ilgili toplum tarafından karşılanıyordu.

 

3. Enderun Mektebi

Osmanlıların büyük bir ilim merkezi olan Enderun (-ı Hümayûn) Mektebi, Sultan 1. Murat zamanında sarayda kurulmuştu (Pakalın,1946:538). Okulun amacı, hristiyan teb’adan devşirme Usûlü ile alınan yetenekli çocukları, gerçek müslüman, iyi ve güvenilir devlet adamı ve asker yapmak, sanatkâr ruhlu olanların yeteneklerini geliştirmekti. Devşirilen çocuklar, Acemi Oğlan adı altında, önce Türk aileleri yanına yerleştirilir ve burada tamamen Türkleştirilirlerdi. Bunlar, daha sonra Acemi Oğlanlar mekteplerine alınır, orada da askerî eğitimden geçirilirler. Ancak bu askerî eğitimden önce, diğerleri de yeniçeri ocağına gönderilirlerdi (Koçer,1987:15-20).

Enderun mektebinde gençler (iç oğlanlar), Büyük ve Küçük oda, Doğancı Koğuşu, Şerefli Koğuşu, Kiler Koğuşu, Hazine Odası ve Has Oda olmak üzere,   altı eğitim kademesinde, 14 yıl uygulamalı eğitim görürlerdi (Pakalın,1946:538).

1292/1875 tarihinde Enderun Mektebi’nin Mekteb-i İbtidâiye’sinde,  Kur’an-ı Kerim, Ulûm-ı Dîniyye, Resâil-i Türkiye ve Ta’lim-i Sülüs dersleri okutmaktaydı.

Mekteb-i İbtidâiye’den sonra yine branşlara göre eğitim devam ediyordu. Topkapı Sarayı Müzesi arşiv belgesi D 4783/3’e göre Mekteb-i Edebiyye’nin beş yıl olduğu anlaşılmakta ve ilk yıl, Ulûm-ı Dîniyye, Kavâid-i Türkiye ve Hatt-ı Sülüs ve son yıl da Edebiyat-ı Türkiye, Farisî, Tarih, İnşâ/Kompozisyon, Hesab, Hendese/Geometri, Resim, Hatt-ı Sülüs ve Hatt-ı Rik’a dersleri görülüyordu (Akkutay,1984:139-143).

Enderun mektebi, 1850 yılından sonra, İptidâisiyle birlikte Rüşdiye derecesinde bir mektep haline getirilmiştir. Daha sonraları bu Rüşdiyeye üç senelik bir özel sınıf ilâve edilmiş (Ergin,1977:23) ve sonunda bu mekteb, 1909’da kapatılmıştır (Akkutay,1984:19).

Saray içinde bulunan diğer okullar da Şehzadegân mektebi ile Meşkhane’dir. Şehzadegân mektebi, şehzadelerin eğitim gördükleri ilköğretim seviyesinde bir okuldu.