Geçmişte bir çok uygarlığın simgesi olan kuş
türlerinin günümüzde nesilleri tükenme tehlikesi ile karşı karşıya
olduğu açıklandı.
Eski Yunan uygarlığında tanrı Athena'nın zeka
ve kültürünü simgeleyen `baykuş', `tanrılar tanrısı' Zeus'un gücüyle
özdeşleştirilmiş `kartal', temizlik ve sükunetin simgesi `tavuskuşu'
ve günahsızlığın simgesi `güvercin' gibi, Anadolu'da ilk çağlardan
bu yana tanınıp bilinen 136 kuş türü, değişen doğa koşulları
sonucu yakın gelecekte nesillerinin tükenmesi tehlikesini yaşıyor.
Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı, kuş
bilimci Prof. Dr. Ali Erdoğan, "Boğazkent, Kocagöl ve Çevresi Kuş
Envanteri Hazırlama Projesi" kapsamında yaptıkları araştırma
sonucu Anadolu kuşlarından olan ve bölgeye belirli dönemlerde gelen
213 kuş türü saptadıklarını ve bunlardan 136'sının neslinin tükenmekte
olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Erdoğan, yılan kartalı, atmaca kartalı, karadoğan, turaç,
alaca baykuş, yalı çapkını, ötücü kuğu, kuğu, turna, toy, akgöz,
kızıl kerkenez, bıldırcın kılavuzu, mazmuzlu kız kuşu, kızıl şahin,
kılıçgaga gibi Türkiye'de ve dünyada nesli tükenme tehlikesi altında
olan bu 136 tür kuşun, korunması gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Erdoğan, bir zamanlar çeşitli uygarlıklara simge olan kuşların
popülasyonlarının hızla azaldığını, değişen doğa koşulları ve
çevre kirliğinin bu konuda çok önemli etken olduğunu söyledi. Nesli
tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan bu kuş türlerinin ekolojik
dengenin korunmasında önemli rol oynadığına dikkati çeken Prof. Dr.
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Örneğin atmaca ve kartallar yırtıcı kuşlar olarak değerlendirilir
ve doğaya zarar veren farelerin düşmanıdır. Doğanların besin kaynağı
ise, aralarında tarla ürünlerine zarar veren büyük böceklerin de
bulunduğu çeşitli zararlılardır. Doğada her şey dengelidir ve kuşların
da bu denge içinde görevleri vardır."
UÇAN EN BÜYÜK KUŞ
Prof. Dr. Erdoğan, dünyada uçan kuşların en büyüğü olan Toy'un da
neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu vurgulayarak,
"Bu türün erkeği 8-18, dişisi ise 4-7 kilogram arasında değişir.
Toylar tohum ve yeşil bitkilerle besleniyor. Ancak, onlar da diğer pek
çok tür gibi tehlike altında" dedi.
Yine nesli tükenen kuş türleri arasında yer alan baykuşun ağaçlık
alanlarda ve çoğu kez yerleşim birimlerine yakın yerlerde de görüldüğünü
belirten Prof. Dr. Erdoğan, baykuşların zararlı kemirgenlerden olan
fare ile beslendiğine dikkat çekti.
YAŞAM ORTAMLARI BOZULMAMALI
Kocagöl ve Boğazkent bölgesindeki ıslak çayırlarının korunması
gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, kuşların üreme sahaları
olan sazlık alanların yok edilmemesi gerektiğini ekledi. Prof. Dr. Erdoğan,
kumul bölgelerin ağaçlandırılmaması gerektiğini belirterek,
"Kuşları rahatsız edici faaliyetler o bölgelerde önlenmeli. Avcılık
baskısı ortadan kaldırılmalı. Kuş popülasyonu desteklenmeli ve
bunun desteklenmesi için kuşların yaşam ortamlarının bozulmaması
gerekiyor" diye konuştu.
UYGARLIKLARIN SİMGESİ OLDULAR
Geçmişte bir çok uygarlığın simge olarak kuşları seçtiğini
belirten Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Eski Çağ Dilleri
ve Kültürleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sencer Şahin şunları söyledi:
"Eski uygarlıklar aralarında kuşların da olduğu pek çok hayvanı
kendine simge olarak seçmiştir. Örneğin Eski Yunan uygarlığında
tanrı Athena'nın zeka ve kültürü baykuş ile özdeşleştirilmiştir.
`Tanrıların tanrısı' Zeus ise, gücünü kartal ile simgeleştirmiştir.
Eski çağlarda mezar taşlarında, sikkelerde temizlik ve sükunetin
simgesi tavus kuşu ile gühansızlığın simgesi güvercin resimleri
yaygındır. Ayrıca Likya bölgesinde domuz ve keçi de çevrenin
zenginliğini simgeleyen hayvan türleri olarak pek çok yere resmedilmiştir."
(DHA)